BAKÜ (AA) Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, şiddet içeren yayınların toplumun tüm kesimlerini ilgilendirdiğini, kamu idareleri, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının el ele vererek şiddet olgusunu toplumsal sorun olmaktan çıkarması gerektiğini söyledi.
Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de "Şiddet ve Medya" temalı 3. Uluslararası TURAZ AKADEMİ Adli Bilimler, Adli Tıp ve Patoloji Kongresi düzenlendi.
TURAZ Bilim Derneği, RTÜK, İnönü Üniversitesi, Amasya Üniversitesi ve Azerbaycan Tıp Üniversitesi tarafından ortaklaşa düzenlenen kongrenin açılış törenine katılan Şahin, RTÜK'ün faaliyetleri hakkında bilgi verdi, kongrenin ana teması olan "Şiddet ve Medya" konusunun Üst Kurul olarak üzerinde en çok çalıştıkları başlıklardan olduğunu belirtti.
Şahin, çocuk ve gençlerin ruhsal ve fiziksel gelişimlerine olumsuz etki edebilecek yayın içeriklerinin RTÜK'ün kırmızı çizgilerinden biri olduğunu vurgulayarak, "Çocukların yanında söz konusu kadınlar, yaşlılar ve engelliler olunca asla taviz vermiyoruz. Aile içi şiddet, kadına ve çocuğa yönelik istismar olgularında yayıncıların ilk elden sorumlu olduğunu biliyoruz. Toplum üzerinde ciddi etkileri olan medyanın, şiddet konusuna toplumsal hassasiyetle yaklaşması ve şiddetin yayınlarda işleniş şekline azami titizlik göstermesi gerekmektedir." diye konuştu.
RTÜK olarak programları yayınlandıktan sonra ilgili kanun hükümlerine uygunluk açısından denetlediklerini, gerektiğinde yayıncı kuruluşlara uyarı, idari para cezası, katalogdan çıkarma, program durdurma, geçici yayın durdurma ve yayın lisansı iptali cezası şeklinde müeyyideler uygulandığını kaydetti.
Şahin, denetim faaliyetleri kapsamında şiddeti özendirici, toplumsal cinsiyet eşitliğine ters düşen ve kadınlara yönelik şiddeti teşvik edici, suç işlemeyi övücü, çocuklara, güçsüzlere ve özürlülere karşı istismar edici, ırk, renk, dil, din ve cinsiyet ayrımı yaparak bireyleri aşağılayan yayınlar sebebiyle toplam 1849 kez yaptırım uygulandığını bildirdi.
Yayınların sadece idari tedbirlerle ya da müeyyidelerle şiddetten arındırılamayacağının bilincinde olduklarını ifade eden Şahin, "Bunun için yayıncılarımızı gücümüzün yettiğince ikaz ediyoruz. Şiddet, ne sadece bizim ne de yayıncıların konusudur. Bu konu toplumun bütün kesimlerini ilgilendirmektedir. Kamu idareleri, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşları el ele vererek şiddet olgusunu ele almalı ve şiddeti toplumsal sorun olmaktan çıkarmalıdır. Tabii ki unutmayalım, bu noktada aileye önemli görev ve sorumluluklar düşüyor. Çünkü toplumun temeli ailedir. Bu bilinçle aile konusunu önceleyen yayınları teşvik edici ve destekleyici politikalar yürütüyoruz." dedi.
"Sivil toplumun devletin önünde öncü olması en güzel demokrasi örneğidir"
Basın İlan Kurumu (BİK) Genel Müdürü Rıdvan Duran kongrenin açılışında yaptığı konuşmada BİK'nin Türkiye'deki yazılı basını destekleyen bir devlet kurumu olduğunu, desteğin yanında denetleyici role de sahip olduklarını bildirdi.
Duran, dijitalleşme ve internet çağının bir taraftan avantaj sağladığını bir taraftan da tehlike arz ettiğini kaydetti.
Yalan haberin doğru haberin önüne geçtiği bir dönemi yaşadıklarını belirten Duran, "Haberin içeriğinin önemi yok ama tıklanmanın çok önemi var çünkü reklam payı tıklanmayla beraber artıyor ve maalesef haber okurken hiç ilgilenmediğiniz, ahlaka ters, şiddet içerikli reklamlarla karşı karşıya kalabilirsiniz. Bu sizin istek ve talebiniz dışında gerçekleşiyor. RTÜK ve BİK'nin destekleyici rolü kadar denetleyici rolü de çok önemlidir. Müeyyide uygulayan kurum olmayı hiç istemeyiz. Fakat bir şekilde çocuklarımıza, ailelerimize ulaşan bazı yanlış yayınları müeyyidelerle uyarmak durumundayız." diye konuştu.
Duran, internette şiddete ve ahlaksızlığa fazlasıyla açık içerikler olabildiğine dikkati çekerek, "Bu anlamda biz kamu yöneticilerine büyük görev düşüyor. Bunun da farkındayız. Ama sivil toplum örgütlerinin bu konuyu gündeme getirmesi çok daha önemli. Sivil toplumun devletin önünde öncü olması en güzel demokrasi örneğidir." dedi.