"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Parçalı az bulutlu
17°
34,2790 %0.03
37,2878 %0.11
2.483.190 %-0.153
3.067,46 -0,12
Ara
İşçi Haber Kültür Sanat Havva Yorgancı'nın kaleminden... Viktor E. Frankl: İnsanın Anlam Arayışı

Havva Yorgancı'nın kaleminden... Viktor E. Frankl: İnsanın Anlam Arayışı

‘Kimse başka bir insanın derinliklerini onu sevmediği sürece kavrayamaz...’

İnsanın Anlam Arayışı

Viktor E. Frankl

3. Viyana Okulu olarak bilinen akımın kurucusudur. Varoluşcu terapinin en önemli ismi olan Victor Emil Frankl kendi geliştirdiği kuramın adını logoterapi (Anlam Merkezli Terapi) olarak adlandırmıştır. Kuramında yaşamın anlamına özellikle vurgu yapan Frankl, 2. Dünya Savaşı'nda Polonya içerisindeki Alman toplama kamplarında 4 yıl kadar süren bir tutsaklık geçirmiştir. Burada yaşadığı ve gördüğü yaşantılar onun Logoterapi adlı psikoterapi kuramını gerçekleştirmesine yol açmıştır. Yaşamın anlamını bulabilmek için öncelikle bir amacımızın olması gerektiğini vurgulayan Frankl, acının vazgeçilmez olduğu durumlarda acının da bir anlamı olabileceğini vurgular. Logoterapide diğer varoluşçu terapistlerden farklı olarak iki teknik geliştirmiştir. Paradoksal niyet ve düşünce odağını değiştirme. Bu terapi özellikle acı çeken, hayatın anlamını sorgulayan kişilerde oldukça etkili bir terapi yöntemidir. Bu terapi yöntemi ve teknikleri psikolojik danışmanlarca ve diğer terapistlerce sıklıkla kullanılmaktadır.

Okuyan Us Yayın. Syf: 155. Basım Tarihi: 2023. İlk Yayın Tarihi: 1946.

Viktor E. Frankl, 1905–1997 yılları arasında yaşamış Avusturyalı psikiyatr. İkinci Dünya Savaşı sırasında, toplama kamplarında yaşadıklarını, kendi psikiyatrik öğretisi bağlamında bu kitap sayesinde geniş kitlelere ulaştırmıştır. İlk sayfaları ruhen rahatsız edici bir şiddet tablosu oluştursa da ilerleyen sayfalarda alışıyor insan. Bütün savaşlarda ve esir kamplarında görülebilecek ya da yaşanabilecek işkenceler, yaptırımlar, davranışlar bu kampta da fazlasıyla yapılıyor elbette. Bu durumların sürekli ve göz önünde yaşanması neticesinde, kamptaki esirler bir noktadan sonra artık hissizleşip duyarsız hale geliyorlar ve adeta mekanik bireylere dönüşüyorlar; zira gözlerinin önünde yakın arkadaşlarına türlü işkenceler yapılmasına veya bazı esirler katledilmesine rağmen, hiçbir şekilde tepki veremiyorlar. Bu durumun hem psikolojik hem fizyolojik hem de beslenmeyle alakalı sebepleri bulunuyor. Frankl, esir kampında kaldığı süre içerisinde ölümle yaşam arasındaki ince çizgi üzerinde aylar geçiriyor ve bu süreçte yaşadıkları ve şahit oldukları, kendisini aslında hayatın anlamını bulma noktasında fazlasıyla besliyor. Kampta geçirdiği süre içerisinde, daha önceden yaptığı bir çalışmanın taslaklarını çok iyi muhafaza ederek olur da günün birinde özgürlüğüne kavuşursa, emek verdiği bu çalışmasını yayımlayabilmeyi hayal ederek hayata tutunuyor; oysaki öyle bir ortamda birçok esir, gönüllü olarak ölmeyi kabul bile edebilir. İşte tam da bu noktada “hayatın anlamı” ortaya çıkıyor. Frankl, bu noktadan hareketle, insanın en dibe vurduğunda bile hayata tutunabileceği bir amacının, bir dalının olması gerektiğini savunuyor ve bizlere de salık veriyor. Psikanalizden ve psikoterapiden farklı olarak hayatın sadece olumlu yönlerini değil, olumsuz yönlerini de görmemizi isteyerek, hayata gerçekçi bir açıdan yaklaşarak bakmamızı öğütler. Logoterapinin kurucusu olan Viktor Emil Frankl, insanın hayatta olumlu veya olumsuz her şey yaşayabileceğini, önemli olanın, logoterapi sayesinde özellikle çözümü olmayan derin olumsuz ve acı durumların bilincine vararak bu acıların arkasında hayatımıza anlam katabilecek geçerli sebeplerin olabileceğini iddia etmektedir. İki ana bölümden oluşan İnsanın Anlam Arayışı, iki ayrı kitap gibi bir izlenim veriyor; ilk bölümde esirlerin toplama kampında maruz kaldıkları işkenceler roman edasıyla anlatılırken, ikinci bölüm daha çok logoterapi teriminin açıklanması ve analizi gibi konuların ele alındığı bilgilendirici ve öğretici bir formatta karşımıza çıkıyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *